ELMA YETİŞTİRİCİLİĞİ
Elma, ülkemizde uzun yıllardan beri yetiştiriciliği yapılan, üretim ve alan bakımından öteki ılıman iklim meyvelerinin başında gelen bir meyve türüdür. Kuzey Anadolu, Karadeniz Kıyı Bölgesi ile İç Anadolu ve Doğu Anadolu yaylaları arasındaki geçit bölgeleri ve son yıllarda Güneyde Göller Bölgesi, elmanın önemli yetiştiricilik alanlarını oluşturmaktadır. Dünya elma üretimi, son yıllarda 75 milyon tona yaklaşmıştır. Dünyanın en fazla elma üreten ülkesi, yaklaşık 30 milyon ton ile Çin’dir. Daha sonra ABD ve Türkiye gelmektedir. Dünya elma üretimi içerisinde Türkiye’nin payı yaklaşık %3-4 civarındadır.
EKOLOJİK İSTEKLERİ
İklim İstekleri
Elma, soğuk-ılıman iklim meyvesidir. Genellikle dünyada 30°- 50° enlemlerde yetişmektedir. Türkiye’de Ege Bölgesi’nde 500 metre, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin sıcak ve kurak yerlerindeki 800 metreden daha yukarı yerler yetiştiricilik için uygundur. Yüksek ışık yoğunluğu elmada renk oluşumunu sağlamada gereklidir. Elma ağacı düşük sıcaklıkların olduğu sert kışlara dayanıklıdır. Kış dinlenmesi sırasında odun kısımları -35°C ile –40°C’ a, açmış çiçekler –2.2°C ile –2.3°C ve küçük meyveler ise –1.1°C ile –2.2°C’a dayanırlar. Elma kış dinlenmesine en fazla ihtiyaç duyan meyve türüdür. Yapılan denemelerde elmaların soğuklama ihtiyacını karşılayabilmesi için + 7.2°C’nin altında çeşitlere bağlı olarak 2300-3500 saat kalması gerekir. Yetersiz soğuklama sonucu çiçeklerin bir kısmı ölür, geriye kalan çiçeklerin açılması da normale göre hem daha geç, hem de düzensiz olur. Böylece geç açan çiçekler döllenme yetersizliği nedeni ile dökülür. Soğuklamasını giderememiş elma ağaçlarında yaprak gözleri sürmez ve ağaç çıplak kalır. Elma yüksek yaz sıcağından da hoşlanmaz. Sıcaklık 40°C’nin üzerine çıktığı zaman büyüme durur, daha yüksek sıcaklıklarda ise zararlanma görülmeye başlar.
Toprak İsteği
Elma genellikle birçok toprak tiplerinde başarılı sonuç verir. Bahçe kurulacak yerdeki alt toprağın yapısı toprak yüzeyinin çeşit ve kalitesinden daha önemlidir. Alt toprak, bitki kökleri hiçbir zaman su içerisinde kalmayacak ve köklerin yayılmasını kolaylaştıracak şekilde drene edilmelidir. Sert ve suyu tutan bir alt toprak gelişmeye engel olur, ağacın büyümesi ve ömrünü olumsuz yönde etkiler, çok açık ve çok geçirgen bir alt toprak da hiç su tutmayacağı için
istenmez. Elma yetiştiriciliği için uygun topraklar; yeterli kireç ve humus bulunduran tınlı, tınlı kumlu ve kumlu tınlı geçirgen, nemli topraklardır. Çok kireçli topraklarda demir alımının engellenmesinden dolayı bitkide sarılık görülür. Elma için toprak derinliği 2 m veya daha fazla olan, hafif asit karakterli (pH=6.0-6.5) topraklar tercih edilir. Elma bahçesi kurulmadan önce toprak tahlili yaptırılmalı; kireç, tuz problemi olan yerlere, taban suyu seviyesi yüksek, toprak kalınlığı az olan arazilere bahçe tesis edilmemelidir.
BAHÇE KURMA
Tüm meyve türlerinde olduğu gibi, elma yetiştiriciliği de uzun yıllar alacak bir yatırım olduğu için bahçe kurmadan önce mutlaka toprak analizinin yapılması gerekir. Taban suyunun yüksek olduğu yerlerde, su tutan ağır (killi) topraklarda dikimden evvel drenaj problemi halledilmelidir. Bahçe kurulacak yerin dikimden evvel bir defa derince ve sonradan bir veya iki defa da yüzlek olarak işlenmesi doğru olur. Sökülen bir elmalığın yerine yeniden elma dikimi için, aradan hiç değilse 2 yıl geçmelidir. Çünkü toprak yorgunluğu denen olayı dikkate almak gerekir. Elma çeşitleri, kendi çiçek tozları ile döllenemezler. Genelde başka bir dölleyici çeşidin çiçek tozlarına ihtiyaç duyarlar. Dölleyici çeşidin esas çeşide oranı % 10-15 olmalıdır. Bu orana göre, dikimde her yüz fidandan 10-15 adedi dölleyici çeşitten, 85-90 adedi ise esas çeşitten oluşmalıdır. Dölleyici çeşitler ana çeşitten 12-15 metreden daha uzakta olmamalıdır. Elmalardaki yabancı döllenmenin % 90’ nını arılar yapar. Bu nedenle, tozlanmada önemli rol oynayan bal arıları , genç bahçeler için 4 dekara 1 kovan olacak şekilde yerleştirilmelidir. Elma fidanları, kışın ılık geçen ve yağışlı olmayan bölgelerde sonbahardan (yaprak dökümünü müteakip) itibaren ağaçlarda fizyolojik faaliyet başlayana (ilkbahar) kadar dikilebilir. Kışı soğuk veya yağışlı geçen bölgelerde ise ilkbahar dikimi tercih edilmelidir. Elma bahçesi kurarken, sertifikalı, ismine doğru ve bir yaşlı fidanlar tercih edilmelidir. Alınan fidanlar, derhal yerlerine dikilmelidir. Dikimde mutlaka dikim budaması yapılmalı, aşı noktası toprak yüzeyinden en az 10 cm yukarda olmalı, derin dikimden şiddetle kaçınılmalıdır.
Toprak İşleme
Bahçe toprağının sürülüp, sürülmemesi konusunda değişik görüşler vardır. Toprak işlemesinin, özellikle, sathi köklü olan elma ağaçlarının kök ve saçak sistemini parçaladığı bir gerçektir. Batı dünyasında, elma bahçelerinde toprak işlemesi genellikle yapılmamaktadır. Ağacın taç iz düşümü altında kalan saha malçlanmakta, diğer kısımları da daimi çayır altında tutulmaktadır. Ancak, Avrupa’nın iklim şartları memleketimiz iklim şartlarından oldukça farklıdır. Oradaki sık yağmurlar nedeni ile hem bahçelerin su ihtiyacı karşılanmakta hem de bu daimi çayırlar yeşilliğini muhafaza etmekte aynı zamanda toprak yumuşaklığını da korumaktadır. Memleketimizde, Karadeniz Bölgesi dışında kalan bölgelerde ilkbahar ve özellikle yaz şartları kuraktır. Uygulanan sulama teknikleri daimi çayır yetiştirmeye uygun değildir. Bu nedenle, rakipsiz kalan yabani otlar bahçeyi adeta istila eder. Toprak yapısına bağlı olarak, toprak sertleşir ve saçak kökler havasız kalır. Böyle bahçelerde gelişme durur veya geriler. Bu nedenle, elma bahçelerinde toprak sürümüne karşı olmamak gerekir. Ancak pullukla derin işleme yapılmamalı, kök sistemini parçalamayacak derinlikte yüzeysel işleme yeterlidir.
Sulama
Bahçelere verilecek su miktarı, yıllık yağış miktarı toplamına, bu yağışın dağılımına, bitkiden gelen su kaybı şiddetine, ağacın büyüklüğüne ve toprağın tipine göre değişir. Elma ağaçları, saçak kök sistemine sahip oldukları için,
diğer meyvelere oranla fazla su isterler ve yüksek nemden hoşlanırlar. Elma ağaçları için en önemli sulama zamanı, yazın yapılan sulamadır. Çünkü kurak geçen zamanlarda yaz sulamasına ne kadar erken başlanırsa o kadar da meyve tutumu artar, ayrıca verim ve kalitenin de artmasına yardımcı olur. Yaz sulamasına yağış durumuna göre mayısta başlanır, bütün yaz boyunca devam edilir. Sulamada en önemli konu sulama zamanının iyi tespit edilmesidir. Bunun için en pratik yöntem toprağın elle kontrol edilmesidir. En uygun sulama şekli damla sulama sistemidir. Damla sulamada köklerin bulunduğu alanın bir kısmı sürekli nemli kalmaktadır.
Gübreleme
Elma yetiştiriciliğinde diğer bir önemli nokta, yüksek verim ve kaliteli ürün alabilmek için gübrelemenin doğru ve dengeli şekilde yapılmasıdır. Elma bahçelerine verilecek gübre miktarı; toprak işleme usulüne, toprağın karakterine, ağacın büyüme gücüne, yaşına, alınan ürün miktarına göre değişir. En doğrusu verilecek gübre miktarının toprak ve yaprak analizleri ile tespit edilmesidir. Elma
bahçelerinde fidan dikilmeden önce bir temel gübreleme yapılmalı, dikimden sonra da bahçe her yıl tahlil sonuçlarına göregübrelenmelidir. Azotlu gübreler, meyve kalitesini ve verimi artırmakta, meyve dökülmesini azaltmaktadır. Dikkat edilecek tek nokta, verilen azotlu gübrelerin elmaların olgunlaşmadan önce tükenmiş olmasıdır. Fosfor, ağacın iyi çiçek bağlamasını ve meyveye yatmasını sağlamaktadır. Potasyum, çiçeklenmeyi teşvik etmekte, periyodisiteyi (var-yok) azaltmakta, meyve iriliğini, lezzetini ve dokusunun sıklığını artırmakta, saklanma süresini uzatmaktadır.
HASAT, SEÇME, AMBALAJLAMA
Elma, meyve olarak ince kabuklu, çok nazik bir meyvedir. Meyveler hasat edilirken avuç içine alınmamalı, parmakla sıkılmamalıdır. Meyveleri toplama kovalarına koyarken ve boşaltırken çok dikkatli olmalıdır. Sebep olunacak küçük bir yara veya ezik depo çürüklüğüne sebep olan mantarlar için giriş kapısıdır. Hasatta diğer bir noktada hasat zamanının doğru olarak tayinidir. Elma meyveleri ağaç olumunda hasat edilir. Meyveler yeme olumuna soğuk hava depolarında belirli süre tutulunca ulaşırlar. Yazlık elmalar, ağaç ve yeme olumuna, ağaç üzerinde iken ulaşırlar. Bu sebeple yazlık çeşitler yeme olumunda hasat edilmelidir. Elma ağaçlarında hasat iki veya üç defa yapılır. İlk hasatta daha ziyade ağacın dış veya alt kısmındaki meyveler koparılır. Sonra ise iç kısımlardaki yarı ve üst dallardakiler toplanır. Hasat edilen elmalar, kasalar içerisinde ambalaj evlerine getirilir, burada sağlamlık, şekil, renk ve kalitelerine göre bir seçmeye tabi tutulur. Sonra meyveler iriliklerine göre boylara ayrılır ve daha sonra da ambalaj kaplarına konulur. Bu işler, küçük işletmelerde el ile büyük işletmelerde ise makinelerle yapılır. İster hemen pazara sevk edilecek olsunlar, ister saklamaya alınsınlar elmaları boylamadan sonra hemen ambalajlamak en iyisidir. Ambalaja meyvelerin kâğıtla kaplanarak başlanır. Kâğıtlara sarılan elmalar sandıklar içerisine yanları üzerine gelecek şekilde ve diyagonal olarak yerleştirilir.